Adet kanında yalnız kan yoktur. Bu nedenle menstrüel akıntı adını da alır. Adet kanında kandan başka, endometrium artıkları, katabolitler (yıkım ürünleri), prostoglandinler, enzimler, servikal mukus, vaginadan dökülen hücreler ve bakteriler bulu-nur.Kanama bol olmadıkça, endometrium tarafından salgılanan fazla miktardaki fibrinolizin adlı enzim tarafından adet kanının pıhtılaşması önlenir. Ancak çok kanama varsa, adet kanında pıhtı parçalarına rastlanabilir.
Adet kanaması genellikle 28 gün arayla yinelenir, yani menstürasyon devri 28 gün kadar sürer. Kadınların yaş ve ruhsal durumları gibi etmenler nedeniyle, normalde 24—34 gün arasında olabilir. Adet kanaması süresi genellikle 3-5 gün olmakla birlikte, 2-8 gün arası olabilir. Kanama süresi aynı kadında bile değişkendir. Her adet kanamasında kaydedilen kanın miktarı 25-60 mi kadardır. Herhangi bir adet kanamasının 80 ml’den fazla olması normal değildir. Adet kanamasının böyle fazla miktarda olması “hipermenore” (fazla adet görme) adını alır. Adet kanama miktarının normal olmasına karşılık 24 günden daha kısa aralıklarla yinelenmesiyse “polimenore” (sık adet görme) admı alır. Adet kanamasının hem miktar bakımından fazla hem de süre açısından uzun olması da menoraji adını alır. Adet kanaması süresinin ve/veya miktarının normalden az olması durumuna da “hipomenore” faz adet görme) denir. Eğer adet kanaması 34 günden daha uzun, ancak 3 aydan kısa aralıklarla yineleniyorsa■, bu duruma “oligomenore” (seyrek adet görme) denir. Yukarıda açıklanan adet devrinin tiplerinde kanamalar arasındaki süre belli bir periyoda bağlıdır, yani belirli aralıklarla yineleyici niteliktedir. Ancak süre değişmekte ya da kanama miktarı değişmektedir. Bunun dışında kalan, yani belli bir süreye bağlı olmayan, beklenmedik anda görülen kana-malarsa “metroraji” adını alır. Adet devri döneminde ovülasyon olmuşsa, buna “ovulatuar adet devri” denir. Bir kadında adet kanamalarının düzenli oluşu sürekli bir ovülasyon olduğunun kanıtı değildir. Düzenli bir adet gören kadında yumurtlama olmaması mümkündür. Yapılan çalışmalar, düzenli adet gören kadınların yaklaşık % 8 inde tüm adet devrinin anovulatuar olduğu görülmüştür. Menarştan bir süre sonra ve menopozdan önce genellikle adet devirleri anovu-latuardır.